Bir elimle türbanını saçlarından tutup geriye çektim, diğer elimle de am suyuna batırdığım işaret parmağımı o güzelim dolgun ve etli dudaklarının arasından ağzına sokup emmesini sağladım. Belli ki çok hoşuna gitmişti, türbanının kenarlarından taşan uzun saçlarını başının üzerinde savuruyor, dilini çıkarıp parmaklarımı yalamaya ve emmeye çalışıyordu. "Kıçımı sik!" Onu ayırdım, parçaladım, sonra parmağımı deliğe bastırdım. Kaygan parmak rahatça içine girdi. Yavaşça ileri geri hareket ettirmeye hazırlandım, sıcaklığı parmağımı yakıyordu. Sonra iki parmağımla denedim ve yine kolayca girdi. Parmak sayısını arttırdıkça göt deliği hala kabul ediyor, ağzı gittikçe daha geniş açılıyordu. Bir süre dört parmakla devam ettim. Elimi çektiğimde beni kapıya götürdü ve kilitledi. Neyse 20 dakika kadar sonra baldızımın karşıdan geldiğini gördüm. Yüksel Abi’ye zili çaldırdım ama açmadı, cevap vermedi. Kapıyı yumrukladım: "Abi, baldızım geliyor!" "Oyala, az kaldı abi" dedi. (Günaha girdim!) dedim içimden. Yengem geldi. Ama içeriden gelen inleme seslerini anlatamıyorum.

PORNOYA YORUM YAP

Mail adresinizi kimse göremez. * İşaretlenmiş alanları doldurunuz.

*